Kıbrıs üzerine kurulan tuzaklar



Vatani görevimi 1995’te Kıbrısta yaptım. Uçak Ercan havalimanına inmeden Lefkoşa üzerinde yarım bir daire çizerdi. Bu esnada floresan gibi yanan Rum tarafının ışıklarını görürdük. Bizim tarafta ise ışıklar maalesef mum ışığı gibiydi…

Can sıkıcı bir görüntü idi.

Traş olmak için sürekli gittiğim berbere uğramıştım bir gün. Dükkan tek katlı, bahçeli, behçesi bakımsız bir mekandı. İşyeri sahibine “Neden buraların bakımını yapmıyorsun” diye sormuştum. Bana “Kıbrısı kimin alacağı belli değil, bu belirsizlik yüzünden hiçbirşey yapasımız gelmiyor be askercik” demişti.

O tarihte adadaki Kıbrıs Türkünün yarın adayı terkedecek bir görüntüsü vardı.

Yine o yıllarda su ve elektrik sıkıntıları vardı. Cola ile traş oluyoruz cümlesini sıkça duyardık diğer askeri birliklerde. Adeta Kıbrıs ve Kıbrıslı kaderine terkedilmişti.

Akparti sonrası su için çok ciddi yatırım yapıldı. Toros Dağları’nın suyu deniz altından yine çılgın bir proje olarak boru ile KKTC topraklarına taşındı. Keza elektrik için de ciddi projeler yapılıyor. Şu anda adada ne su ne de elektrik problemi kaldı çok şükür.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, Meclis Binası ve diğer yapılacaklar, biz buradayız, hiçbiryere de gitmiyoruz mesajının en net ve kararlı bir şekilde verilmesi olacaktır.

Rum, İngiliz ve bunlara eklemlenen küresel derin iktidarların planlarına göre Türkiye Kıbrıs’ta olmamalıdır. Bugün yapılan çalışmalarla Türkiye, dün ata yâdigarı Kıbrıs’ı nasıl yeniden elde ettiyse bugün de kurulan tuzakları bir bir bozacaktır inşallah

Yazar: Şevket KOÇ

sevketkoc@msn.com | www.sevketkoc.com

Bu yazıyı paylaş

  • facebook-share
  • tweet-it
  • friendfeed
  • plus-it

yorumlar